10 Kasım 2017 Cuma

Matematik sizin için ne anlam ifade ediyor?

Abbas Güçlü'nün Sınav Manyağı Olduk isimli yazısında "Matematik ne işe yarar?"  sorusuna Ali Nesin'in verdiği cevap ile gündeme gelen bir konu olmuştu. Matematik dünyasında da bu konu tartışılmaktadır. Araştırmalarda öğrencilerin, öğretmenlerin ve toplumun matematiğe bakış açıları incelenmekte.

Sınav odaklı matematik öğretiminin hakim olduğu ülkemizde öğrencilerin birçoğu matematiği kurallar ve formüller yığını olarak görmekteler. Ezbere dayalı olarak  öğrenilen bu bilgiler de sınav sonrasında çabucak unutulmaya mahkum oluyor. Bu sistemde başarısız olanlar da matematik korkusu gibi olumsuz tutumlar geliştirerek matematikten uzaklaşmaktalar. Her yıl yapılan sınavlarda sıfır çeken öğrenci sayısının çokluğu bu görüşü ispatlamaktadır. Öğrencilerin matematiği ezberlenmesi gereken bir dizi formül ve kural yığını olarak görmelerini  değiştiremekdikçe olumsuz matematik algısını ortadan kaldırmak pek mümkün görünmüyor.

Batı toplumlarında (özellikle Amerika) matematiğin doğuştan gelen bir yetenek olduğu düşüncesi yaygın iken Doğu toplumlarında (çin, Japonya, Güney Kore, Singapur, Tayland vs.) yeterince çalışılarak herkesin üst matematik becerileri geliştirebileceğine inanılıyor. Uzak Doğu ülkelerinde matematik iyi bir gelecek ve refah içinde bir yaşam için olmazsa olmaz olarak gösteriliyor. Ülkemizde ise bu aileler için büyük önem taşıyan matematik öğrencilerin iyi bir okul kazanmaları için olmazsa olmazdır.

Bu konuda bir matematik eğitimcisi olarak şahsi görüşüm matematiğin evrensel bir dil olduğu yönünde. Nasıl ki İngilizceyi gramer kurallarından ibaret görmek, İngilizce konuşmak, iletişim kurmak için yeterli değilse aynı durum matematik için de geçerlidir. Dünya üzerinde milyonlarca insan İngilizce bilmekte fakat aralarından çok azı bu dili Shakespeare'in eserlerindeki düzeyde ustalıkla kullanabilmektedir. İyi düzeyde matematik becerisi yalnızca kuralları ve formülleri bilmekten ibaret olmamalıdır. Üst düzey matematiksel beceriler geliştirmek için elbette sağlam bir matematik bilgisi gerekmektedir fakat iş hayatı ve günlük yaşam için matematiksel bilgilerin yanında becerilere de ihtiyaç vardır. Tarihin ilk çağlarından bu yana tüm matematikçiler çevremizdeki doğayı anlamak, olayları açıklamak, keşifler yapmak ve karşılaşılan problemleri çözmek için kullanılan etkili bir araç olarak görmüşlerdir. Özellikle içinde bulunduğumuz teknoloji çağında  matematiğin önemi katlanarak artmakta ve tüm teknolojik gelişmelerin arka planında üst düzey matematiksel bilgi ve becerilerini bulunmaktadır. Ayrıca matematikle uğraşmak,  zihnimizin potansiyel kapasitesini  geliştirerek, düşünme gücümüzü artırmakta ve farklı bakış açıları kazanmamız sağlamaktadır. Descartes ve Fermat gibi birçok matematikçinin asıl uğraş alanı matematik olmamasına rağmen boş zamanlarında matematik problemleri üzerinde çalışmaları tesadüf değildir. Yine tarih boyunca birçok matematikçinin aynı zamanda felsefe üzerine de çalışmaları da bu görüşü desteklemektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder